Hidrasyon, vücut geliştirme sürecinde oldukça önemli bir detaydır çünkü diğer tüm adımları etkiler. Sağlığınız, performansınız, vücut kompozisyonunuz, uyku, iyileşme, zihinsel odaklanma ve hatta eklem sağlığınız hidrasyon durumunuza bağlıdır.
Antrenmanınızdaki sıvı tüketiminden bahsetmiyoruz. Genel olarak, uyandığınız andan yatağa yeniden döndüğünüz ana kadar, hidrasyon sürecini sürdürmek hepimiz için kritik bir öneme sahiptir.
İşte yeterli sıvı tüketiminin egzersizlerinizde yarattığı bazı olumlu etkiler!
Böbrek Sağlığı
Böbrekler vücudunuzda çok fazla atığın işlenmesinden sorumlu olan organlardır. Herhangi bir organda olduğu gibi, özellikle de işlenmesini istediğiniz gıda, protein ve takviyelerin miktarını düşündüğünüzde, yeteri kadar sıvı tüketilmediğinde böbrekler stres altına girebilir. Yeterli su tüketmek, böbreklerin düzgün çalışmasına ve vücudunuzdaki besinleri işleyerek içindeki toksinleri azaltmaya yardımcı olur.
Yeterli miktarda su tüketmediğinizde, böbrek fonksiyonunuz zarar görebilir ve böbrek taşı riskiyle karşı karşıya kalabilirsiniz.
Tansiyon
Yeteri kadar sıvı tüketmemek, vücudunuzdaki kılcal ağın yavaş yavaş kapanmasına sebep olacağı için birkaç gün içinde kan basıncınızı yükseltebilir. Yükselen bu kan basıncı arterlerinizde fazla baskı oluşmasına sebep olabilir. İşte bu dehidrasyon durumunda ortaya çıkabilen ciddi bir sorundur. Çok az çabayla bu sorunu ortadan kaldırmak tamamen sizin elinizde!
Performans
Yüzde iki ile üç oranında susuz kalmak, spor esnasındaki genel performansınızı yüzde 20’ye kadar düşürebilir. Bunun nedeni, besinlerin taşıması, ATP’yi rejenere etme ve laktik asit atımının doğru şekilde sıvı tüketmediğinizde önemli ölçüde azalmasıdır. Bu durumda antrenmanlarınız olması gerekenden çok daha zor hale gelmeye başlar ve böylece performansınızdan aldığınız verim azalır.
Eminim yeterince su içmediğiniz zamanlarda yaptığınız egzersizler sizi daha çok zorlamıştır. Kan basıncı ile ilgili yukarıdaki noktaya geri dönecek olursak, bu durumda kılcal damarlarınız hidrasyon durumunda yeterli kadar açıklık göstermez ve bu da kaslara olan kan akışı esnasında acı çekmenize sebep olabilir.
Yağ Kaybı
Yeteri kadar su içmek, vücudunuzun daha fazla idrar üretmesine sebep olur. Dinlendiğiniz esnada daha fazla kalori yakmak için gerekli olan enerji, sadece daha sıvı tüketirseniz elde edilir. Ayrıca soğuk su içtiğiniz zaman, vücut kendini iç sıcaklığını korumak için zorlar. Bu da tekrar termojenez (ısı artışı) artışına neden olur.
Genelde yağ yakmanın en basit yolunun daha çok su içmek olduğu söylenir. Artan su tüketimi, tokluk oranınızı önemli ölçüde artıracaktır ve bu da genel açlığın azalmasına sebep olur.
Kas Hacmi
Bilgi içeren kaynaklara göre, kasın yüzde 70 ile 80’i sudur. Bu da kas gelişimi söz konusu olduğunda hidrasyonun ne kadar önemli olduğunun kanıtıdır. Hücrelerin şişmesi ve bir kasın hacminin artması gibi durumlar büyük ölçüde yeteri kadar sıvı tüketimine bağlıdır.
Sıvı Birikmesi
Yeterince su içmemenin sonuçlarından biri de, vücudunuzun susuz kaldığında sodyum tutmaya devam etmesidir. Bu da deriniz altında daha fazla su birikmesine sebep olur. Vücudunuza sürekli bir su akışı olması, su birikiminin azalmasına yardımcı olur ve ayrıca sodyum dengenizi iyileştirir.
İyileşme
Besin dolaşımı, asimilasyon, genel bağırsak sağlığı ve hatta eklem sağlığı, hidrasyonla ilişkilidir. Dehidrasyon durumunda, bağırsağınız yiyecekleri doğru şekilde işleyemez ve yiyeceklerden yeteri kadar besin alamamanıza sebep olur. Bu durum, iyileşme, büyüme ve performansınızı oldukça etkilemektedir.
Susuz kalmanın vücudunuzun birçok alanını etkileyebilir ve bu da vücudunuz için son derece olumsuz bir etkiye sebep olur. Yeterli sıvı tüketiminin anahtarı, günde en az bir şişe su tüketmek ve kilonuza, mesleğinize ve içinde bulunduğunuz iklime bağlı olarak tüketiminizi arttırmaktır. Örneğin, nemli iklime bir şehirde yaşıyorsanız günde 5.5 litre su tüketmeniz gerekir. Bununla birlikte, suyunuza ekstra doğal elektrolitler ekleyebilir ve kaslarınızın ihtiyacı olan suyu karşılamak için yemeklerinize deniz tuzu ekleyebilirsiniz.
Yazının başında belirttiğimiz gibi, bu anlattıklarımız sadece spor salonundaki performansınızla alakalı değil, susuz kalmanızın neden olabileceği tüm problemler ve bu problemlerin sağlığınız üzerindeki etkileri ile ilgilidir. Kısacası susuz kalmak için hiçbir mazeretiniz olmamalı.